Günün Sözü

Bizi Facebook'dan Takip Edin

BURADASIN

SanalDersNotları |Hoşgeldiniz|

biyoloji

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ

1)YAPISAL  BENZERLİKBütün canlılar hücrelerden meydana gelmiştir. Canlılar  ya prokaryottur ya da ökaryottur.

2)ORGANİZASYON:Bütün canlılarda vücut yapıları  ve hücreler arasında belli bir koordinasyon ve düzen  vardır.

3)DUYARLILIK: Çevreden gelen fiziksel ve kimyasal etkilere karşı,uyarılma  ve onlara tepki  davranışları göstermedir. Hayvanlar sinir sistemi sayesinde aktif, bitkiler  ise pasif  duyarlıdır.

4)HAREKET: Hayvanlar ve insanlar yer değiştirerek aktif hareketli, bitkiler ise sabit hareketli oldukları için pasif hareketlidir.

5)ÜREME: Üreme ile nesillerin devamı ,kalıtsal bilgilerin aktarımı , gelecek kuşaklara aktarılır.

6) SOLUNUM: Büyüme gelişme ve yenilenme için organik moleküllerin parçalanarak (ATP) enerjinin kullanılması. O’2li ve O’ 2siz olarak ikiye ayrılır.

7)METABOLİZMA:Canlı hücrelerde gercekleşen biyokimyasal reaksiyonların tamamına denir. İkiye ayrılır.

   a)Anabolizma: (YAPIM) Fotosentez , protein sentezi , a.a.(amino asit) sentezi gibi ÖZÜMLEME olayına denir.

 b)Katabolizma: (YIKIM) Solunum ,fermantasyon (mayalanma),hidroliz, gibi parçalanma olayına denir.

8)BOŞALTIM:Metabolizmz atıklarını hücre dışına ve vucut dışına atma olayına denir.

9)DOLAŞIM VE SİNDİRİM: Alınan besinlerin canlı türüne özgül sindirim sisteminde parçalandıktan sonra bu monomerlerine  yani en küçük parçaya ayrılan besinler kan yolula dolaşım sistemine geçerek kullanılması olayı.

10)BÜYÜME VE GELİŞME: Canlıların beslenme ve solunum sonucu kazandıkları enerji ile boyca ve hacimce artarlar. İç ve dış organları gelişerek olgunlaşır. Belli bir süre sonra ölürler. Bu olaylar hücre bölünmesi ile düzenlenir.

BİYOLOJİ VE CANLILIK KAVRAMI

 BİYO: Canlı     LOJİ:  Bilim, anlamına gelir.


BİYOLOJİNİN  BÖLÜMLERİ

1)BOTANİK:Bitkileri,

2)ZOOLOJİ:Hayvanları,

3)ENTEMOLOJİ:Böcekleri,

4)BAKTERİYOLOJİ:Bakterileri,

5)MİKROBİYOLOJİ:Microskobik canlıları  ve micropları,

6)VİROLOJİ:Virusları,

7)İHTİYOLOJİ:Balıkları,

8)ORNİTOLOJİ:Kuşları,

9)MİKOLOJİ:Mantarları,

 

Ayrıca bunlarda kendi arasında bölümlere ayrılır;

  ANATOMİ:Canlı vücudunun iç yapısını,

 MORFOLOJİ:Canlıların dış görünüşünü,

 HİSTOLOJİ:Canlıların dokularını,

 FİZYOLOJİ:Doku ve organların işlevleri,

 EMBRİYOLOJİ:Sperm+Yumurta =ZİGOT(döllenmiş yumurta);Canlının zigottan itibaren gelişim evresini inceler.

SİTOLOJİ:Hücre yapısı ve metabolizmasının incelenmesi,

GENETİK:Canlıların kalıtsal özelliklerinin dölden döle nasıl aktarıldığını inceler,

MOLEKÜLER  BİYOLOJİ:Hücredeki önemli moleküllerin yapılarını  ve işlevlerini inceler,

EKOLOJİ:Canlıların birbirleriyle ve çevreleriyle olan ilişkilerini inceler,

TAKSONOMİ: Canlıların sınıflandırmasını inceler.

 

 HÜCRE  VE YAPISI

 Canlıların yapısını oluşturan en küçük  canlı birimidir. Genellikle mikroskopla görülürler. Robert HOOK tarafından tanımlanmış ve hücre anlamına gelen CELL(odacık) adını vermiştir. Hücre teorisini ortaya atan Schwan SCHLEİDEN’ dır. Bütün bitkiler ve hayvanlar hücrelerden meydana gelmiştir. Bunlar bölünme ile çoğalırlar.

Genel olarak hücre; Hücre Zarı(membran) , Stoplazma  ve çekirdek(nucleus)ten meydana gelmiştir. Hücreler çekirdek yapıları bakımından ikiye ayrılır;

a)Ökaryot:Çekirdek  materyali(DNA) bir zarla çevrili ise bu hücreye Ökaryot hücre denir

b)Prokaryot:Çekirdeğin etrafında zar olmayan hücreye denir.

Ayrıca böyle canlılara prokaryot canlı denir.(Bakteri ve mavi-yeşil algleri örnek olarak verebiliriz.

En  küçük hücre bakteri, gamet(sperm ve yumurta). En büyük hücre deve kuşu yumurtası. En uzun hücre ise sinir ve kas hücreleridir.

  I )HÜCRENİN  KISIMLARI:

 HÜCRE ZARI(MEMBRAN):  75 ile 100  A  kalınlığında , Yapısı; protein, yağ ve karbonhidrat moleküllerinin oluşturduğu  yapıdadır. Prokaryot,bitki ve hayvan hücrelerinde vardır.

 Hücre zarının yapısı  hakkında bazı görüşler  sunulmuştur. Bu görüşleri anlatacak olursak;

 

 a)Sandviç (Daniel – Dawson) Modeli: Protein molekülleri arasında yağ moleküllerinin olduğunu savunan bir yapıdır. Bu model daha sonra geçerliliğini yitirmiştir.

 b) Sıvı – Mozaik Zar Modeli: Burada hücreyi bir yağ denizine benzetirsek , bu yağ deniz içinde protein molekülleri değişik şekillerde ; alt ve üst yüzeyde, içine gömülü şekilde bulunmaktadır. Zardan madde girişi por(delik) dan olmaktadır. İntrisintik protein yardımıyla olur. Karbonhidratlar yağlara geyik boynuzu şeklinde bağlanmıştır.

 

Karbonhidrat yağa  bağlı ise = GLİKOLİPİD

Glikolipid  proteine bağlı ise= GLİKOPROTEİN

Glikoprotein + Glikolipid  =  GLİKOKALİKS  denir.

 GLİKOKALİS:  

1)Hücrelerin birbirini tanımasını sağlar

2)Hücrelerin tutunmasını sağlar.

 3)Hormonları tanır.

 4)Mikroorganizmaları(mikrop) tanır.

 5)Doku ve organ naklinde dikkate alınır.

 6)Golgiden  üretilir.

 

HÜCRE ZARININ GÖREVİ

 1)Hücreyi dıştan sarar.

2)Dış etkilerden korur.

3)Hücreyi dağılmaktan korur.

 4)Hücreye şekil verir.

 5)Madde alışverişini sağlar.(semi-permeabl=seçici-geçirgen).

 STOPLAZMA

Hücre içindeki sıvıya verilen isim. Sıvı , akışkan ve kolloideal bir yapısı vardır. Ne çok katı ne de çok sıvıdır. İçinde canlı ve cansız moleküller vardır. İçinde organeller , su, proteinler, yağlar, karbonhidratlar, tuzlar, vitaminler, hormonlar ve çeşitli iyonlar vardır.

 ENDOPLAZMIK RETIKULUM

Çekirdek zarı ile hücre zarı arasındaki geçitlere  EPR denir.(boru sistemi=otobanlar).  Hem bitki hem de hayvanlarda bulunur. Zarlı bir organeldir.  Üzerinde ribozom olanlara Granüllü EPR denir. Üzerinde ribozom olmayanlara ise Granülsüz EPR denir.

 Görevleri:

1)Geçici  depo görevi  görür

2)Granüllü EPR’nin Görevi:  Protein sentezinin yapıldığı yerdir.

3)Granülsüz  EPR’nin  Görevi: Yağ sentezinin yapıldığı  yerdir.

4)Bazı organeller bunlardan  oluşur.(çekirdek zarı, koful, lizozom, mitekondri,  golgi.)

5)Madde taşınmasında görevlidir. 

6)Bitki ve hayvan hücresinde var yalnız prokaryot hücrede yoktur.                     

 RIBOZOM

Hücrenin en küçük organelidir  ve zarsızdır. Protein ve RNA’nın birleşiminden meydana gelmiştir. İki birimden oluşur.1) %65-70 prt , 2) %35-40 RNA. Ribozomlar yan yana gelerek POLİZOM’ları oluşturur

 Görevi: Protein sentezinin yapıldığı yerdir. Viruslar  hariç bütün canlılarda bulunur. Amino asitler (a.a.) birbirine burada birbirine bağlanır. Bunun sonucunda protein molekülleri  meydana geli

 Çekirdekte, mitekondride, kloroplastta ve EPR üzerinde bulunur.

 GOLGI (DIKTIYOZOM) 

Stoplazma içinde yassı keseciklerden meydana gelmiş , yassı keseciklerden  oluşmuş, zarlı bir organeldir. Serbest halde bulunur. Prokaryot hücrede yoktur. 

Her türlü salgının yapılıp paketlendiği yerdir. (ambalaj fabrikası). Bazı durumlarda lizozomu oluşturabilir. Süt bezinde , ter bezinde ve tükürük bezinde bol bulunur.

  LIZOZOM

 0.4 mikron büyüklüğünde, zarlı, içinde sindirim enzimleri bulunan bir organeldir. Golgiden meydana gelir. Besinlerin sindiriminde ve hücreye giren yabancı partiküllerin  imhasında görev alır.

Bu olaylar fagositoz ve pinositoz  ile gerçekleşir. Hücre bazı durumlarda kendi kendini imha eder(sindirir). Bu olaya OTOLİZdenir.  

Canlı vücudundaki yaşlanmış hücreleri ortadan kaldırır. İnsan vücudunda  100  trilyon hücre vardır. Altı ayda  bir insan vücudu  otomatik olarak kendi  kendini yeniler. Bazı hücreler bir ayda , bazıları ise altı ayda değişir. Bu lizozom enzimi vasıtasıyla olmaktadır.

Anne karnındaki bebeğin parmaklarının arasının  parçalanması, kurbağanın kuyruğunun kopması, spermin baş (akrozom) kısmında  da bulunur ve yumurta kabuğunu parçalamada görev alır. Prokaryot  hücrede yok, bitki hücresinde benzeri(fitozom) var hayvan hücresinde vardır.   (bunlar ser verir sır vermez).      

Soru :  Aşağıdaki organellerde bir maddenin salgılanıp, salgılandıktan sonra hücre dışına çıkıncaya kadar  hangi yapılardan sırası ile geçer ?                              

 I)Golgi     II)Ribozom    III)   EPR   IIII) Lizozom

 Cevap   :   II-III-I-IIII          

SENTROZOM

İnsan ve hayvan hücrelerinde vardır. İki çubuğun birleşmesi ile meydana gelmiştir. Bunlar proteinden oluşmuştur. Her bir sentriol içinde dokuz tane çubukçuk vardır.

Hücre bölünmesinde görevlidir. İğ iplikçiklerini oluşturur. Spermin kuyruğunda ve çekirdeğe en yakın yerde bulunur. Sinir , alyuvar, prokaryot ve BİTKİ hücrelerinde yoktur. Bitki hücrelerinde  sentrozomun görevini;  stoplazmik yapılardan oluşmuş, microtübüller  veya microflamentler üstlenmişlerdir.

 

MİTEKONDRİ                                                                                                                    

Çift  zarlı, oval veya disk şeklindedir. Bütün bitki ve hayvan hücrelerinde bulunur. Prokaryot canlılar, alyuvar hücreleri ve bitkilerin floeminde yoktur.

 

İç yüzeyinde oksijenli solunum için enzimler vardır. Kendine özgül DNA,RNA, ribozom ve ETS’i var. Mitekondri iç sıvısına Matriks denir. Mitekondri iç zarına Krista denir.   Enerji ihtiyacı olan hücrelerde sayısı fazladır.

Enerji üretim merkezidir. Oksijenli solunum reaksiyonu sonucu ATP(enerji) elde edilir

Glikoz    Mitekondri      krebs(matriks)        ETS(krista)        ATP

Glikoz + 02   6C02 + 6H20 + 38ATP ENERJ

 Enerji ihtiyacı olan hücreler;sinir , kas, beyin, sperm .....                               

 PLASTİTLER 

Bitkilerde bulunur. Hayvan hücresi ve prokaryot canlılarda yoktur

 a)LÖKOPLAST: Beyaz renkli plastiddir. Işık görmeyen kısımlarında bulunur.  Çift zarlıdır. Bitkinin kök , tohum ve gövdesinde vardır. Besin depo ederler. Işıkta kaldıklarında renk değişimi gözlenir.

 b)KROMOPLAST:Kök, gövde, yaprak, meyve ve çiçekte bulunur. Bitkilere rengini veren pigmentlerdir. Bu renkler birbirine dönüşür.

 Karoten----Havuç---=Turuncu

Likopin----Domates---=Kırmızı

Ksantofil---Sarı----=Limon

c)KLOROPLAST:Yeşil renkli plastiddir. Çift zarlıdır. Bitkilerin yeşil kısımları, yaprakları, otsu bitkilerin dal ve gövdelerinde vardır. İç zar kıvrım oluşturmuştur.

İç zara Grana  denir. Granalar bir araya gelerek granumları oluşturur. Kloroplast iç sıvısına Stroma  denir. Granalar içinde golf sopası şeklinde Klorofil pigmentleri vardır. Klorofil bitkiye  yeşil rengini verir. Klorofil güneş ışığını absorbe(soğurma=emme) eder. Güneş ışığını kimyasal enerjiye çevirir ve depolar.

PEROKSİZOM 

Hücrelerde zehir etkisi yapan Hidrojen Peroksit(H202)’in H20 ve1/2 02’ye dönüştüren , katalaz enzimi taşıyan organeldir.

Mantar, yüksek yapılı bitkiler, hayvan hücreleri,özellikle karaciğer, kalp, kas ve böbrek hücrelerinde bulunur. Tek katlı zarlı, küre şeklindedir. İçinde dört çeşit enzim vardır. Üçü H202’yi diğeri isi katalaz enzimini parçalar.

KOFUL(VAKUOL)

Zarlı bir organeldir. Prokaryot hücrede yoktur. İçinde sıvı vardır. EPR  ve Golgiden meydana gelmiştir. Üç tipi vardır;

I)BOŞALTIM KOFULU: Tek hücreli canlılarda vardır. Fazla suyu kasılma hareketi ile dışarı atarlar. Kontraktil, Vurgan, Vurgun  koful da de

 II)BESİN(SİNDİRİM) KOFULU: Hücre tarafından dışarıdan alınan katı partikülleri koful içine alıp sindiren yapıya denir. Burada lizozomlar görev alır.

 III)DEPO KOFULU: Bitkilerde  boşaltım değişik şekillerde olmakta bunlardan birincisi ;Bazı bitkiler reçine salgısıyla boşaltım yaparlar, bazıları terleme ile bazıları da koful dediğimiz yerde biriktirerek kristalleştirir.

 Genel manada iki tip koful vardır. Bitki ve Hayvan.

        BİTKİ  KOFULU                                        HAYVAN KOFULU 

    1)Bitki hücresinde  koful yaşlı ise tek,                1)Hayvan hücrelerinde koful küçük  ve çok  

genç ise birden fazla olabilir.                                 sayıdadır.

    2)Yaşlı kofulda stoplazma az, genç                     2)Hücrelerde turgor ayarlanmasını sağlar.

 bitki kofulunda  fazladır.                                        3)Çekirdek ortaya yakın bölgelerde bulunur

     3)Yaşlı kofulda çekirdek kenarda, genç

kofulda ortaya yakın bulunur.

     4)Bitkilerde koful zarına Tonoplast denir.                                                                                                     

HÜCRE ÇEPERİ

Bitkilerde hücre zarının dışında, bazı bakterilerde ve prokaryot canlılarda vardır. Hayvan hücrelerinde yoktur. Yapısında selüloz vardır. Cansız, esnek, geçirgen ve üzerinde GEÇİTLER(delik) vardır. Bitkilerde odunsu kısmı oluşturur. Bitkilerin dik durmasını sağlar. Ayrıca koruma ve desteklik sağlar

HÜCRE ZARI OLUŞUMLARI 

Bazı canlılarda hücre zarının dışında çıkıntılar vardır. Bazılarında emme görevi görür.(mikrovillus), bazılarında ise kamçı(flagellum) ve sil görevini görür.

 ÇEKİRDEK(NUCLEUS)

Çift zarlı ve EPR’den meydana gelmiştir. Üzerinde porları  vardır ve büyüktür. İçinde yönetici molekül olan DNA, RNA vardır. RNA bir yerde yoğunlaşır.(NUCLEOLUS). Protein yapısı sitoplazmadan daha yoğund

Görevi;

 I)Hücrenin yönetim merkezid

II)Hayatsal faaliyetleri kontrol eder.

III)Üremeyi  sağlar.

IIII)Kalıtımı sağlar

Çekirdeğin temel yapısı kromatindir. Çünkü kalıtsal materyaldir. Kromozomlar DNA ve proteinden meydana gelmiştir. Kromozom iki  kısımdır. Sentromerle birbirine bağla

Çekirdek zarına Karyolemma, Çekirdek sıvısına Karyoplazma veya Karyolenf   denir. Çekirdek plazmasında; %50 su, %30 prt, %10 DNA, % 1 RNA ve diğerleri....vardır. 

BESİN MADDELERİ

Bütün canlılar canlılık faaliyetlerini sürdürebilmek için  besin maddelerini kullanmak zorundadır. Bu maddeler enerji üretiminde veya yapıtaşlarına ayrılarak tekrar canlının yapısına uygun şekilde sentezlenir. Sentezlenen  bu maddeler canlının veya hücrenin yıpranan kısımlarında kullanılır.

BESİNLER GÖREVİNE GÖRE

1)Enerji Verici Besinler:  Bu besinler hücresel solunuma katılarak enerji (ATP) eldesin de kullanılır

Karbonhidratlar = 1gr 4.20 k.

Proteinler           = 1gr 4.30 k.kal.

Yağlar                = 1gr 9.45 k.kal.

Açlık Anında Harcanım Sırası: Karbonhidratlar , Yağlar, Proteinler

Sindirim Kolaylığına  Göre:  Karbonhidratlar,  Proteinler , Yağlar 

Sağladıkları Enerji Bakımından: 

 Yağlar ,  Proteinler,  Karbonhidratlar  

2)Yapıcı ve Onarıcı Besinler:Canlı organizmanın yıpranan kısımlarının tamiri ve onarımında görev alır. Bunlar protein, yağ , k.hidrat, madensel tuzlar, ve su . Ca=kemiğin yapısına katılır.  Selüloz=Hücre Çeperinin yapısına katılır.

3)Düzenleyici Besin Maddeleri: hücredeki metabolik olayların düzenlenmesinde görev alır. Protein ,madensel maddeler ,vitaminler ve su. 

 YAPILARINA GÖRE BESİNLER

ORGANİK VE İNORGANİK BESİNLER:

I)Karbonhidratlar: C,H ve O atomlarından meydana gelmiştir. Bütün canlı hücrelerde bulunur. En önemli enerji kaynağıdır. Cn H2nOn  genel formülüdür. Bitkilerde  yapısal madde olarak kullanılır. Selüloz çeperin yapısına katılır. DNA, RNA, ATP ve NAD gibi moleküllerin yapısında karbonhidrat(RİBOZ)bulunur.

a)MONOSAKKARİTLER:Basit ve en önemli karbonhidratlardır. Sindirilmeden direkt kana geçerler.  C  sayısına göre sınıflandırılırlar.

 6C’lu = GLİKOZ  Üzüm Şekeri

FRUKTOZ   Meyve Şekeri

GALAKTOZ  Süt Şekeri

5C’lu =  RİBOZ   ve  DEOKSİRİBOZ

 b)DİSAKKARİTLER: İki monosakkaritin birbirleri ile glikozit bağı kurarak oluşturduğu yapıdır. Bu birleşme esnasında su açığa çıkar. Bu  olayaDehidrasyon Sentezi  denir. Disakkaritler sindirilmeden(parçalanmadan) kana geçmezler.

 DİSAKKARİTLER:

 

SÜKROZ(Çay Şekeri)                GLİKOZ   FRUKTOZ    Bitkide bulunur.

MALTOZ(Arpa Suyu)                 GLİKOZ + GLİKOZ         Bitkide bulunur.

LAKTOZ(Süt Şekeri )                 GLİKOZ + GALAKTOZ  İnsan ve memeli sütünde bulunur.

 c)POLİSAKKARİTLER: Çok sayıda glikozun dehidrasyon sentezi sonucu glikozit bağı kurarak birleşmesiyle oluşur. Bir polisakkaritin yapısında kaç tane monosakkarit  kullanılmışsa reaksiyon sonucu bunun bir eksiği su açığa çıkar.  (n – 1  İkiye ayrılır:

1)DEPO  POLİSAKKARİT:

Nişasta:Karbonhidratların bitkilerdeki depo şeklidir. Fotosentez sonucu oluşan şekerin büyük kısmı, lökoplastta  nişastaya dönüştürülerek  yumru ve tohumlarda depo edilir.

Glikojen:İnsanlarda ve hayvanlarda karbonhidratların depo şeklidir. Sindirim sonucu kana geçen monosakkaritlerin fazlası karaciğer ve kaslarda depolanır. Bazı bakteri ve mantarlarda bulunur.

 2)YAPISAL POLİSAKKARİT:

Selüloz:Hücre çeperinin yapısına katılır. Selüloz yapısındaki polisakkaritler birbirine Beta bağları ile bağlıdır. Memeli canlılar bu yüzden sindiremez.

 II)Proteinler: C,H,O,N ve bazılarında bunlara ek olarak S ve P  bulunur. Yapılarında 20 çeşit Amino asit (a.a.)  vardır.

 

                              H

 

           NH2            C           C00H

          (amino)                      (karboksil)

                               R

                            (radikal)

     

Proteinler enerji verirler. Vücudumuzdaki bütün tüy ve kıllar  protein yapısındadır. Bunlar amfoter bileşiklerdir. Hücrede DNA tarafından sentezlendirilen tek moleküldür.

Proteinler her canlı türüne özgül olup antijen özelliği gösterirler. Farklı özellikte bir canlıya aktarıldığında antikor oluşumuna neden olurlar.

  Protein sentezi olurken amino asitler birbirine  peptit bağı ile bağlanırlar.

 a.a. +  a.a. + a.a. .............................>   n prt + (n-1)H20

Her peptit bağına karşılık bir molekül su açığa çıkar. n tane kullanılırsa  n-1 formülü ile hesaplanır.

 Proteinler ikiye ayrılır:

&LİFSEL PROTEİNLER:Uzun zincir şeklinde, sağlam,çekilme ve gerilmelere  dayanıklı elastiki bir yapısı vardır. Vücudumuzun esnek ve dayanıklı kısımlarında bulunur. Ör:Zar, Kas,Deri.

 &KÜRESEL PROTEİNLER:Bunlar enzimlerdir. Enzimler konusunda değinilecektir.

 III)Yağlar:C,H ve O’dan oluşmuştur. Suda hiç çözülmezler. Yağlar alkol, eter, kloroform  gibi  kimyasal çözücülerin yanı sıra  yüksek ısıda da çözülürler. Mekanik etkilere karşı dayanıklıdırlar. Isı izolasyonu sağlarlar. Enerji verirler. Solunum sonucu parçalanmasıyla  karbonhidratlardan iki kat daha fazla enerji  verirler. Yağlardan fosfolipidler, hücre zarının yapısına katılırlar. Steroidler zarların yapısına katıldığı gibi metabolizmaya da   katılırlar.

  Dehidrasyon

 Gliserol  üç molekül yağ asidiyle birleşerek Nötral Yağları oluşturur.

 

YAĞLAR İKİYE AYRILIR:

1)Doymamış Yağlar(sıvı):Bitkisel yağlardır. Pamuk, Mısır,Zeytin,Ayçiçeği... (Hintbitkisi yağı hariç). Uzun zincirden meydana gelir. C—C = C— C = C

2)Doymuş Yağlar(katı):Hayvansal yağlardır. Balık yağı hariç. Kısa zincirlidirler.       C—C---C --- C

 IV)VİTAMİNLER: Organik moleküllerdir. Yapılarında  C,H,O ve N bulunur. Hazır olarak dışarıdan alınılırlar. İnsan vücudu kendisi yapabilir. Enerji vermezler. Sindirilmeden kana geçerler. Düzenleyici moleküldürler. Enzimlerin yapısına katılırlar. Fazlası vücuttan atılır. Eksikliklerinde hastalıklar oluşur.

 *Yağda Eriyen Vitaminler:

    A vit.     Balık yağında, havuçta bulunur. Eksikliğinde  Gece körlüğü  olur.

    D  vit.   Güneş ışığı,yağ,süt,yumurtada bulunur. Raşitizme  yol açar. Kemik erimesi. Kemiklerin sertleşmesini sağlar.

    E  vit.   Tohumlarda bulunur. Eksikliklerinde  kısırlık, döllenme bozukluğu ve testislerde(erbezi) gelişim bozukluğu görülür.

    K vit.   Kanın pıhtılaşmasını sağlarlar. Süt ,et vebalıkta bol miktarda bulunur.

     *Suda Eriyen Vitaminler:

     B vit.       Karaciğer ve yumurtada bulunur. Beriberi hastalığı eksikliğinde görülür.

     C vit.       Turunçgillerde bol bulunur. Eksikliğinde Scorbit(dişeti kanaması) hastalığı görülür.

 

   V) MADENSEL TUZLAR:Vücut içindeki bir çok enzimin ve hemoglobünin  yapısına katılırlar. Fe  ve P  gibi. Kemiklerin ve dişlerin normal gelişimine yardımcı olurlar. Ca , P ,Mg.

Vücut içi ve hücre sıvısının osmotik basıncını ayarlar. Hücre içi:Na ve Cl. Hücre dışı:K, Mg , P.

  VI)SU: En fazla ihtiyaç duyduğumuz maddedir. Bütün reaksiyonlar sulu ortamda gerçekleşir. Besinlerin sindirimi, taşınması,atıkların atılımı su ile olur. Vucut ısısın fazlası su ile atılır.(TER)

 HÜCRE ZARINDAN MADDE GEÇİŞİ

 Hücre zarının en önemli özelliği seçici – geçirgen olmasıdır. (selektif = permeabil). Bazı moleküllerin geçişine izin verirken, bazılarının geçişini engeller.

           Yağı çözen maddeler daha kolay geçer. (Alkol, eter, kloroform )

           & Yağda eriyen moleküller daha kolay geçer.(A,D,E,K)

           & Porlara sığan moleküller daha kolay geçer. CO2-H20-02

           & Nötr moleküller daha kolay geçer.

           & Hücre zarının dış kısmı iyonik yapıdadır. Negatif iyonlar daha kolay geçer.

 1)DİFFÜZYON: Yayılma anlamına gelir. Diffüzyon  için hücre zarı şart değildir. Enerji harcanmaz. Moleküllerin geçişi eşit oluncaya kadar devam eder. Moleküllerin çok yoğun olduğu ortamdan , az yoğun olduğu ortama doğru geçiş olur. Bu olay bir pasif taşımadır. Kokunun yayılması , bir çay bardağına bir damla mürekkebin damlatıldıktan sonra onun dağılması.   

  Kolay Geçen Moleküller                               Zor Geçen Moleküller    

*Glikoz, a.a. , Gliserol, Yağ asiti,                  *Disakkaritler, Karbonhidrat, Protein,

   Galaktoz, Fruktoz, ADEK vit.                       Yağ, B ve C vitaminleri.

 DİFFÜZYON HIZINA ETKİ EDEN ETMENLER

   1)Sıcaklık arttıkça hız artar.

   2)Moleküllerin büyüklüğü.

   3)Yağda eriyen moleküller daha kolay geçer.

   4)Yağı eritenler daha kolay geçer.

   5)Nötr moleküller daha kolay geçer.

   6)Gazlar sıvılara, sıvılar katılara göre daha kolay geçer.

 2)OSMOZ: Suyun diffüzyonuna osmoz denir. Suyun çok olduğu yerden, az olduğu yere geçiş olur. 

 a)HİPERTONİK ORTAM: Çok yoğun ortam. Hücre su kaybedip büzüşmesi olayına PLAZMOLİZ denir. Çok su kaybederse hücrenin hayati faaliyetleri sona erer.      

b)HİPOTONİK ORTAM: Plazmoliz olmuş bir hücrenin veya normal bir hücrenin su alarak şişmesi olayına DEPLAZMOLİZ denir. Eğer hayvan hücresi ise çok su alırsa şişer, uzun süre kalırsa patlar. Bu olaya HEMOLİZ denir. Otsu bitkiler bu sayede dik dururlar. Bitki hücrelerinde çeper olduğu için hücre patlamaz.

 c)İZOTONİK ORTAM: (eş yoğun)

 3)AKTİF TAŞIMA(TRANSPORT):Hücrelerin ihtiyacı olan molekülleri enerji harcayarak alması olayına AKTİF TAŞIMA denir. 

 4)ENDOSİTOZ: Hücre içine büyük moleküllerin enerji harcanarak alınması olayına denir. Hücre zarında küçük cepçikler oluşur. Katı partiküllerin alınmasına FAGASİTOZ, sulu partiküllerin alınmasına PİNOSİTOZ denir. Bu olaylarda enerji harcanır. 

 5)EKZOSİTOZ: Hücre içindeki atık maddelerin atılması olayına denir. Enerji harcanır.

 NOT: Bitki hücreleri fagositoz ve pinositoz  yapamaz. Ancak diffüzyon, osmoz, aktif taşıma ve ekzositoz yapabilir. 

 OSMOTİK  KUVVETLER

A)OSMOTİK BASINÇ: Hücre içindeki çözülmüş maddenin hücre zarına yaptığı basınca denir. Çözünmüş madde arttıkça osmotik basınçta artar.

 B)TURGOR BASINCI: Hücre içindeki suyun hücre zarına yaptığı basınca denir. Otsu bitkilerin dik durması, nasti(ırganım hareketi), stomaların açılıp kapanması turgor i

 C)EMME KUVVETİ:

EMME KUVVETİ= OSMOTİK BASINÇ -  TURGOR BASINCI  

E.K.=O.B.-T.B.

Suyun hareketi  her zaman O.B. olduğu tarafa doğrudur.

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol